Hamas’ın İsrail savunma sistemini aşmak için kullandığı motorlu paraşütler hakkında ne biliniyor?

Filistinli militanlar, Gazze’yi İsrail’den ayıran duvarı, bir ya da iki kişilik oturma yeri olan motorlu paraşütlerle havadan aşmayı başardı.

Bir motor ve pervane sayesinde havada manevra kabiliyeti artırılan bu araçlar, Gazze Şeridi’ni çevreleyen yerleşimlere doğru yönlendirildi.

Paraşüt timleri ilk olarak 2. Dünya Savaşı’nda Almanya ordusu ve Müttefik ülkeler tarafından kullanıldı.

Uçaklardan atlayan bu birlikler, cephe gerisindeki düşman hatlarına sızmayı amaçlıyordu.

Hamas’ın Cumartesi günü düzenlediği saldırı, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi Genel Komutanlığı’ndan iki Filistinli, bir Suriyeli, bir de Tunuslu savaşçının gerçekleştirdiği planör operasyonunu hatırlattı.

Bu ekip, bir İsrail askeri bölgesine saldırmak üzere Kasım 1987’de Lübnan’dan havalanmıştı.

Bir motorla donatılmış paraşütler, onları yönlendirecek kontrol mekanizmasına sahip şekilde yerden havalanabiliyor.

Böylece bir tepeye tırmanmaya ya da bir hava aracından atlamaya gerek kalmadan Gazze Şeridi’ni çevreleyen duvar gibi yükseklikleri aşabiliyor.

Motor, paraşüte saatte 56 km’ye varan bir itiş gücü sağlıyor.

Yamaç paraşütleri yerden ortalama 5000 metre yükseklikte üç saat boyunca uçabiliyor. Taşıma kapasiteleri 230 kilograma kadar – 4 kişiye eşdeğer – çıkabiliyor.

Şemsiye benzeri bu araçlarda tek kişilik olabildiği gibi iki kişiyi alabilecek üç tekerlekli düzeneklerle de kullanılıyor.

İzzeddin Kassam Tugayları’nın “Askeri Medya”sı tarafından yayınlanan videolarda, her biri bir ya da iki savaşçı tarafından kullanılan yamaç paraşütlerinin yerden havalandığı görülüyor.

Diğer görüntülerde ise savaşçılar yere inmeden ve İsrail mevzilerine saldırmadan önce havadan ateş açarken görülüyor. Paraşütlerden bazıları motosikletli savaşçıları taşıyordu.

Hamas medyası tarafından yayınlanan videolarda, Gazze’den yoğun roket ateşi altında uçan silahlı yamaç paraşütçüleri görülüyor.

Bazıları alçak irtifada uçarken, bazıları da gökyüzünde daha yüksekte ve çıplak gözle net bir şekilde görülebiliyorlardı.

İsrail medyası ordu birliklerinin bunları neden tespit edemediğini sorguladı.

İsrail kuvvetleri, hava savunma sistemlerinin nasıl olup da havadan geçen savaşçılar nedeniyle harekete geçmediğini henüz açıklamadı – özellikle de paraşütler insanların telefonlarıyla çekebilecekleri kadar dikkat çekiciyken.

Peki, İsrailliler görüş hattı devriyelerini kullanmak yerine teknolojiye çok mu fazla güveniyorlardı?

Bazıları, Demir Kubbe ve radar gibi İsrail hava savunma sistemlerinin havadaki bu tür küçük nesneleri tespit edebilecek şekilde tasarlanmadığını öne sürüyor.

(İsrail’in Demir Kubbe füze savunma sistemi, 10 Ekim Salı günü İsrail’in güneyindeki Sderot bölgesi yakınlarından görüldüğü üzere Gazze Şeridi’nden fırlatılan roketleri engelliyor)

Kassam Tugayları Komutanı Muhammed Deif’in ilk gün yaptığı açıklamaya göre, Hamas sürpriz saldırısına 5000 roket fırlatarak başladı.

Roketlere, Hamas savaşçılarının karadan, denizden silahlı teknelerle, havadan ise paraşütlerle gerçekleştirdiği saldırı eşlik etti.

Medya ve askeri raporlar, paraşüt saldırısının ve hava savunmasını aşma kabiliyetinin sınırın delinmesinde belirleyici bir faktör olduğunu gösteriyor.

(Saldırı ilk gününde İsrail’de siviller ve askeri personel arasında büyük ve benzeri görülmemiş kayıplara yol açtı)

Hamas militanları 100’den fazla İsrailli sivili ve askeri kaçırdı.

Hamas, İsrail’in Gazze’ye uyarı yapmadan saldırı düzenlemesi halinde rehineleri tek tek öldürmekle tehdit etti.