Kaynak, Reuters
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matt Miller, İsveç’in başkenti Stockholm’de dün bir caminin önünde Kuran yakılmasını kınadı. Miller “Bu eylem Müslümanların ve diğer dini azınlıkların inanç özgürlüğünü engelleyen bir korku ortamı yarattı” dedi.
Öte yandan Miller, bu eyleme izin verilmesinin de ifade özgürlüğüne girdiğini ve bunun eylemi desteklemek anlamına gelmediğini vurguladı.
Dün Stockholm’de Kuran yakma ve yırtma eylemine mahkeme kararıyla ve ifade özgürlüğü gerekçesiyle izin verilmiş, daha sonra eylemi düzenleyen ve Iraklı olduğu bildirilen kişi hakkında “halkı kin ve nefrete tahrik” suçlamasıyla soruşturma açılmıştı.
Türkiye, Stockholm’de yaşananlara sert tepki göstermiş; Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “İslam karşıtı bu eylemlere ifade özgürlüğü bahanesiyle izin verilmesi kabul edilemez. Bu tarz menfur eylemlere göz yummak suça ortak olmaktır” demişti.
İran: Provokatif, düşüncesiz
Fas, İsveç’teki büyükelçisini geri çekme kararı aldı, Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Müslümanlar takvimlerindeki en kutsal günlerden birini kutlarken yapılan bu saldırgan ve sorumsuzca eylem kabul edilemez” denildi.
İran ve Irak hükümetleri de Perşembe günü yaptıkları açıklamalarla Stockholm’deki eyleme izin veren mahkeme kararını kınadı.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasser Kanani, “kutsallara karşı tekrarlanan hakaretlere zemin hazırlamanın” “provokatif, düşüncesiz ve kabul edilemez” olduğunu söyledi.
Bağdat da, “İsveç makamlarını, bir aşırılık yanlısının dini kutsallara ağır bir hakaret teşkil edecek şekilde Kuran yakmasına izin verdiği için” şiddetle kınadı.
Dışişleri bakanlığından yapılan açıklamada, “Bu olaylar dünyanın dört bir yanındaki Müslümanların duygularını ateşlemekte ve sadece ırkçı olmakla kalmayıp aynı zamanda şiddet ve nefreti de teşvik etmektedir” denildi.
Kaynak, AFP
İsveç’i NATO’ya kabul etme çağrısı
ABD Dışişleri Bakanlığı’nın günlük basın brifinginde, Sözcü Yardımcısı Vedant Patel’e, Stockholm’de yaşananlar soruldu.
Patel, “Dini metinlerin yakılmasının ve tahrip edilmesinin saygısız ve incitici olduğunu, yasal olabilecek bir şeyin her zaman uygun olacağı anlamına gelmediğini sürekli dile getirdik” dedi.
Bu konuda açıklama yapmayı İsveç hükümetine ve güvenlik güçlerine bıraktıklarını belirten Patel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ancak genel olarak, İsveç’i mümkün olan en kısa sürede NATO’ya kabul edebilmemiz için Macaristan ve Türkiye’ye İsveç’in katılım protokolünü gecikmeden onaylama çağrısı yapmaya devam ediyoruz.”
Patel, İsveç’in geçen yıl NATO’nun Madrid Zirvesi sırasında Finlandiya ve Türkiye ile imzaladığı üçlü mutabakat anlaşması kapsamındaki taahhütlerini yerine getirdiğine inandıklarını, bu ülkenin en kısa sürede NATO üyesi olması gerektiğini düşündüklerini söyledi.
Patel’in ardından konuşan Bakanlık Sözcüsü Miller da “İsveç’in NATO’ya üye olma zamanı geldi” dedi.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’la görüşmesinin ardından Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “İsveç’i NATO’nun tam üyesi olarak kabul etme zamanının geldiği yönünde mutabıkız” dedi.
Türkiye ve İsveç arasındaki görüşmeler 6 Temmuz’da Brüksel’deki NATO karargahında sürecek.
11-12 Temmuz’da Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta yapılacak NATO Zirvesi’ne Finlandiya ilk kez ittifak üyesi bir ülke olarak katılacak.
İsveç’in NATO üyeliği, Türkiye ve Macaristan dışında ittifak üyesi tüm ülkelerin parlamentolarında onaylanmıştı.
Macaristan medyası İsveç’in üyeliğinin yazın Parlamento’da görüşülmeyeceğini açıkladı.
Ancak bu konuda henüz resmi bir açıklama yapılmadı.
